23 Nisan 2013 Salı

KİM BU BEYAZ TÜRKLER VE DE NE YAPMAK İSTİYORLAR ?



Epey bir süredir basından ve diğer iletim araçlarından öğrendiğimiz kadarıyla ülkenin bir kısım kendini aydın tanımlayan kesimi, içinde bulunduğumuz ve de çok hayati önem arz eden bu günlerde barış görüşme ve sürecine bütün güçleri ile karşı çıkma çabası içindeler. Kendilerine de bir sıfat yakıştırmışlar. Beyaz Türkler!!!. Henüz daha siyah Türkleri tarif edemiyorlar. Ancak kendileri beyaz Türklerdir. Çok okur yazarlardır. Çok bilenlerdir. Onlara göre Öcalan ile devlet arasında yapılan görüşmelerde, siyasi iktidar Kürtlere bilinmeyen çok büyük tavizler vermiş, bunun karşılığında da Öcalan, yapılacak yeni anayasayla, bir nevi diktatörlüğe dönüşecek olan BAŞKANLIK SİSTEMİNİ kabul ve destekleyeceğini, gizli olarak siyasi iktidara söz vermiştir. İşin sonucunda da ülke İslami bir diktatörlüğe dönüşecek ve de Türkiye Kürdistanı ülke topraklarından koparılarak bölünmenin yolu açılacaktır.
Bu, beyzadelerin komplo teorileri. Akşamları bu düşüncelerle yatıp, sabahları da bu korku ile uyanıyorlar. Kendilerini bu senaryoya o kadar adapte etmişler ki, başkaca hiçbir şey düşünemiyorlar. Zaman zaman birebir görüştüğüm yakın çevremde dahi aynı endişeleri görüp üzülmemek elde değil. Önce işin başından başlayalım. Türkiye’de halen mevcut (düşük yoğunluklu denilen) bir savaş var mı? Bu savaşın bir an önce durması gerekmiyor mu? Türkiye'nin Kürt kökenli vatandaşları(hani kardeşlerimiz dediğiniz) yıllardan beri haksızlığa uğratılmamış mı? Sosyal, kültürel ve demokratik haklar onlardan esirgenmemiş mi? Bu sorulan sorulara hayır deniliyorsa, artık konuşulacak bir şey kalmamış, demektir. Yok, bunlar doğrudur ve düzelttirmelidir, deniliyorsa, o taktirde birazda bu beyaz tabir edilen Türklerin de ellerinin taşın altına koymaları beklenemez mi?  Sizlerin İslami görüşü ağır basan  siyasi iktidar ve onun başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili menfi görüş ve hıncınızı bilmiyor değiliz. Aranızdaki siyasi kavgayı ülkenin var olup olmaması noktasına kadar getirdiğinizi de görüyoruz. Yaptığınız bir eylem şekli var. İktidar, ne yaparsa aksini savunmak. Yapılan şeyin doğru veya yanlış olması sizin için hiç önemli değil. Önem arz eden şey, bunu mevcut siyasi iktidarın yapmış olduğudur. İşte buna karşı çıkılacaktır. Varlığınızın temeli burada yatmaktadır. Ülke iyiye mi gidecek, halkımız rahat bir nefes mi alacak, artık gençlerimiz ölmeyecek, klasik tabirle artık analar ağlamayacak, bütün bunları unutmuşsunuz.
Ey, Sayın Beyaz TÜRKLER!  Öncelikle şunu söylememe müsaade ediniz. Bu ülkede bu sıfatınız utandırıcıdır. Kendinizi halkınızdan koparıp, onlardan üstte olup, onların faydasına davrandığınızı sakın söylemeyin. TC. de yaşayan tüm vatandaşlar en az sizin kadar bu memleketi sevmektedir.  Onlar iyi ile kötüyü sizin kadar algılayamıyor, diye de düşünmeyin. İnanın sizden daha içerikli tahlil ve mütalaaları var. Ama sizden ayrı düşen tarafları şu: Kendilerini hiç kimsenin üstünde görmüyorlar ve itirazları yok bu siyah Türklerin ve Kürtlerin. Tek istekleri, bu ülkede birlikte, eşit, kardeşçe(sizin kafanızdaki gibi üvey kardeş olarak değil) insan haklarına dayalı, özgür insanlar olarak, yaşamaktır. Sizler, beyaz Türkler olarak, bu taleplerin hangisine karşı çıkıyorsunuz. Bunu, lütfen açık olarak, halkınıza deklare eder misiniz?
Önemli olan konu şu. Paranoyanız olan veya bunu gerekçe olarak göstermek durumunda olduğunuz şu –BÖLÜNME- korkusu. Yok böyle bir şey. Bin yıldır beraber yaşıyoruz. Türk ve Kürt halkları diğer halklarla beraber o kadar iç içe girmiş ki, nereyi bölecekler. Kimi kimden ayıracaklar. Burası ne Yugoslavya’ya ne de Çekoslavya’ya benzer. Anadolu’nun her bir yöresinde bütün halklar bir arada yaşamaktadırlar. Kimi yerinden yurdundan koparıp ayıracaksın? Böyle ilkel bir düşünce mi olur? Şunu bazı insanlar iyice bilmelidirler. Türkiye Kürtleri bölünmeyi akıllarından geçirmemektedirler. Ancak Anadolu’nun en ücra köşesine kadar tüm yurttaşlar birlikte ve fakat eşit olarak yaşayacaklardır. Bunu da hiçbir faşist kafa engelleyemeyecektir.
Aklımda kalan bir soruda var. Yukarıda belirttiğim beyaz Türkler arasında Siverek kökenli sayın Devlet Bahçeli ve Dersimli Alevi sayın Kemal Kılıçdaroğlu da var mı? Bu liderler de kendilerini Beyaz Türk olarak mı görüyorlar? Peki, neden bu hayırlı konuda direniş gösteriyorlar? Ülkenin bazı aydınları barış için görevlendirildiler. İşlerini bırakıp bu süreçte, halkla temas sağlayarak, var olabilecek endişeleri derleyip, çare üretme çabasındalar. Onlara destek olunacağına, bu insanları engellemek ve de bu insanlara hakarete varacak şekilde söz ve davranış göstermek gibi yollara başvurmak ne kadar adil ve yurtseverliktir? Bunu da sevgili halkımın bilgilerine sunuyorum.



AVUKAT KEMAL BİNGÖLLÜ
kemal.bingollu@gmail.com       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder